türkmen alevi ocakları birliği kültür eğitim ve sağlık vakfı Blog Duyuru TÜRKMEN ALEVİ OCAKLARI BİRLİĞİ BAŞKANI ALİ COŞKUN’DAN ANLAMLI KONUŞMA: “ABDAL MUSA’NIN İZİNDE, ALEVİLİĞİN KÖKLERİNE SAHİP ÇIKIYORUZ”
Duyuru Etkinlik Genel Yayın Ziyaret

TÜRKMEN ALEVİ OCAKLARI BİRLİĞİ BAŞKANI ALİ COŞKUN’DAN ANLAMLI KONUŞMA: “ABDAL MUSA’NIN İZİNDE, ALEVİLİĞİN KÖKLERİNE SAHİP ÇIKIYORUZ”

Antalya’nın Elmalı ilçesine bağlı Tekke köyünü ziyaret eden Türkmen Alevi Ocakları Birliği Başkanı Ali Coşkun, Alevi-Bektaşi inanç tarihinin temel taşlarından biri olan Abdal Musa’nın tarihsel misyonuna ve bu misyonun günümüzdeki yansımaları hakkında fikirlerini paylaştı.
Ali Coşkun konuyla ilgili fikirlerini paylaşırken şu ifadeleri kullandı:

“Abdal Musa, Alevi-Bektaşi yolunun Anadolu’daki en güçlü temsilcilerinden biridir. 14. yüzyılda, Hünkar Hacı Bektaş Veli’nin öğretilerini temel alarak, Antalya-Elmalı Tekke köyüne gelip burada bir dergah kurmuştur. Bu dergah, yalnızca bu bölge için değil, tüm Doğu Akdeniz için bir inanç merkezi haline gelmiş; sadece Anadolu’ya değil, Mısır’a kadar uzanan bir etki alanı yaratmıştır. Onun yetiştirdiği en önemli dervişlerden biri olan Kaygusuz Abdal’ın Kahire’ye gidip orada bir dergah kurması, bu yolun evrenselliğini ve sınır tanımaz ruhunu gösterir.”
Vakfın kuruluşundan bu yana yürütülen çalışmaların önemine de değinen Coşkun, Aleviliğin köklerine bağlı kalarak geleceğe taşınmasının hayati olduğuna dikkat çekti:

“Türkmen Alevi Ocakları Birliği olarak bizler, bu yola hizmet etmiş erenlerin izinden yürümeye gayret ediyoruz. Vakfımızın kuruluşundan bu yana, Aleviliğin öz değerlerini korumak, gelecek kuşaklara sağlıklı ve doğru bir şekilde aktarmak için çalışıyoruz. Yalnızca bir inanç değil, aynı zamanda bir ahlak, adalet ve dayanışma sistemi olan bu yolun, yozlaşmadan, tahrif edilmeden yaşatılması için akademik çalışmalar, arşivleme projeleri, gençlere yönelik eğitim programları ve uluslararası tanıtım faaliyetleri yürütüyoruz.”

Son olarak bu yola gönül verenlere teşekkür eden Ali Coşkun, Tekke Dergahı’nın bir türbe değil, yaşayan bir inanç ve kültür merkezi olarak varlığını sürdüreceğini vurguladı.

 

Exit mobile version