Vakıf heyetimiz, köklü bir inanç, kültür ve tarih mirasını yerinde yaşamak ve yaşatmak amacıyla Isparta-Senirkent ilçesine bağlı Uluğbey köyünde bulunan Veli Baba Ocağı’nı ziyaret etti.
Tarihte Hamid bölgesi olarak bilinen Isparta coğrafyası, yüzyıllar boyunca Horasan erenlerinin Anadolu’daki irşat, iskan ve imar faaliyetlerinin önemli merkezlerinden biri olmuştur. Bu topraklar, Türk-İslam kültürünün kökleştiği ve Anadolu’nun maneviyatla yoğrulduğu kutsal alanlardır. Uluğbey köyü ise bu derin manevi mirasın simgesi olan Veli Baba Ocağı’nın merkezidir.
Veli Baba Ocağı, İmam Zeynel Abidin’in kutlu soyundan gelmekte olup, Avrupa’da İslam’ı temsil eden büyük erenlerden biri olan ve türbesi bugün Macaristan’ın Budapeşte kentinde bulunan Gül Baba’nın da mensubu olduğu bir ocaktır. Bu yönüyle Veli Baba Ocağı, sadece Anadolu değil, Balkanlar ve Avrupa’daki Türkmen Alevi izlerinin de önemli bir temsilcisidir.
Vakıf Başkanı Ali Coşkun, ziyaret sırasında yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Veli Baba Ocağı, yalnızca bir inanç merkezi değil; Türkmen Alevi kimliğimizin, kültürümüzün ve toplumsal hafızamızın yaşayan bir parçasıdır. Bu ocaklar, bin yılı aşkın süredir halkımıza ışık olmuş, hak yolunda rehberlik etmiştir. Bugün burada olmak bizim için yalnızca bir ziyaret değil, aynı zamanda özümüzle, kökümüzle yeniden buluşmadır.”
Coşkun, özellikle genç kuşakların bu değerleri tanıması ve sahiplenmesi gerektiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İmam Zeynel Abidin’in nefesiyle, Gül Baba’nın izleriyle bugüne ulaşan bu yol, Türkmen Aleviliğinin taşıyıcı kolonlarından biridir. Bizler, bu irfan yolunu diri tutmak, unutturulmamasına öncülük etmek zorundayız. Türkmen Alevi Ocakları, Anadolu’nun ruhunu taşıyan en derin damarlardan biridir. Bu ocaklar yalnızca kültürel değil, aynı zamanda toplumsal barışın, kardeşliğin ve birlikte yaşamın da teminatıdır.”
Leave feedback about this